Ülkemizde toplumsal yaşamın her kademesinde haklarını dile getiren, yaşamın içinde eşit olarak var olma mücadelesi verirken tecavüz, şiddet, istismar ve ölüm ile yok edilen hayatlar içimizi yakıyor.
Kadına yönelik şiddet; karakter yoksunluğudur, akıl, beyin ve de zihin noksanlığıdır. Kadın annedir, evlattır, kardeştir, eştir, sevgilidir, arkadaştır.
Kadın, her şeyden önce bir insandır ve ona hak ettiği değer verilmelidir. Kadına yönelik şiddetin önlenmesi, ayrımcılığın ortadan kaldırılması için çok yönlü politikalar üretmemiz ve bu mücadelenin toplumun tüm kesimleri tarafından üstlenilmesi gerekiyor.
Kadına yönelik şiddete karşı hep birlikte mücadele ederek, bu şiddetin önüne geçmeliyiz. Bu duygu ve düşüncelerle 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde yaşama hakkı elinden alınmış tüm kadınları saygıyla anıyorum
