Mısır’ın siyasi tarihinde ilk kez demokratik seçimlerle Cumhurbaşkanı seçilen Muhammed Mürsî, özgürlük ve adalet hasretiyle Hakk’a yürümüştür.
İnandığı dava uğruna ömrünü adayan Mürsî, Mısır halkı için verdiği insanlık mücadelesinde zalim bir cunta zihniyetiyle devrilmiştir. 2013 Temmuz’unda kanlı bir darbe ile iktidarı ele alan Abdül Fettah es-Sisi, kan ve gözyaşı üzerine kurduğu iktidarını yine kanla beslemiştir. Uluslararası hukuku ve insan haklarını yok sayarak Mısır halkını baskı altına alan zalim Sisi, masum insanları acımasızca katletmiştir. 21. yüzyılın Firavunu Sisi, darbeyle elde ettiği iktidarı süresince yüzlerce kişiyi idam etmiştir. Başta Amerika olmak üzere bazı Batı ülkeleri, maddi ve ideolojik çıkarları uğruna Mısır’da, darbe rejiminin insanlık dışı uygulamalarına karşı sessiz kalarak; işkenceleri, haksız yargılamaları ve vahşi idamları görmezden gelmiştir.
2357 gündür Mısır zindanlarındaki direniş destanını sürdüren Muhammed Mürsî, zalimlerin mahkemesinde şehadete yürümüştür. “Sakın, Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma!” (İbrahim, 42) diye buyuran bir dinin mensupları olarak bu süreçte bizleri en derinden yaralayan İslam dünyasının suskunluğu olmuştur. Barbar Sisi’ye karşı dur diyen tek dünya lideri Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır. İnancımızın gereği ve liderimizin dik duruşuyla Mısır’da insan haklarının hiçleşmesini kabul etmedik, etmeyeceğiz.
Biz, Mürsî’nin verdiği onurlu mücadelesinin ve şehadetinin şahidiyiz. İnsanlık, zulme direnenleri ve zulmeden zalimleri unutmayacaktır.